30 Haziran 2020 Salı

Allah ahir ve akıbetimizi hayreylesin


"Allah ahir ve akıbetimizi hayreylesin"
Böyle dedi Haluk Hoca aramızdan ayrılmadan.

Haluk Savaş’ı üniversite dördüncü sınıfta tanıdım. Daha o zamandan karizması, aurası olan bir arkadaştı. Sözünü net söyler, çekinmez, küçük hesaplar peşinde olmazdı. Belki de onun için her kesimden insanla diyaloğu vardı. Adeta arkadaşları arasında bir çimento gibiydi.

O birçok hayırlı işte öncü ve yol gösterici oldu. KHK platformlarındaki çalışmalarını da takdirle karşılıyordum. Haluk Hocayı ve arkadaşlarını görünce bu mazlumlar hareketine ben de destek olmaya karar verdim. 

Haluk hep Haktan yana oldu. En çetin şartlarda dahi haksızlığa rıza göstermedi.

Haluk iyi bir hekimdi. Kanıta dayalı bilime inanır ve etkili tedaviler uygulardı. Hastaları da öksüz kaldı.

Haluk iyi bir bilim insanıydı. Yüzlerce atıflar alan bilimsel eserler verdi.

Haluk dayanıklıydı. Eski meslektaşları ölümcül kan bilirubin düzeylerine rağmen onu hastaneden cezaevine gönderdiklerinde pes etmedi; hayata tutundu.

Haluk bir direnişçiydi. Son nefesine kadar hasta yatağından mazlumların hakkını haykırmaya devam etti.

Haluk bir insan hakları aktivistiydi. Renk ayırmadan herkesin derdine koşmayı bir vazife bilirdi.

Haluk lider karakterliydi. Etrafındakilere güç veriyor ve yönlendirebiliyordu.

Haluk bir mücadele insanıydı. Asla yılmadı ve boyun eğmedi.

Haluk nezaket sahibiydi. Sosyal medyada kendisine yöneltilen hemen hemen her söze cevap verirdi.

Haluk’u tanıyanlar onun binlerce olumlu özelliğini sayacaktır ama onu iki kelimeyle tarif etmem gerekse “insan çimentosu” derdim. Tarihe bir barış ve mücadele modeli olarak geçecek olan KHK platformlarında da her kesimden insanı bir araya getirip kaynaştırdı.

Haluk Hoca çetin bir hastalık sürecinden sonra aramızdan ayrıldı. Ama ebedi hayatın sonsuzluğuna inanmış bir insan için bunun üzülecek bir durum olmadığını sanıyorum. Ben kendime üzülüyorum, bir yıldızım daha kaydığı için.

Haluk Hocanın dünyada hep haktan yana olduğuna şahidim. Onun ahir ve akıbetinin de hayır olduğuna kanaatim tamdır. Allah rahmet etsin.

28 Haziran 2020 Pazar

İnsan vatanını neden terk eder?



Bugün 28 Haziran 2020. 
Benim doğum günüm   
Dün gece vatanımı terk ettim. 
Zor bir karardı. 

Kimse keyfinden memleketini terk etmez. 
Sevdiklerinden ayrılmaz. 
Canlarını, kardeşlerini, ablasını, babasını, anasının mezarını, dostlarını...
Kimse keyfinden terk etmez. 

Kendimi güvende hissetmediğim için ayrıldım. 
Onurum incindiği için ayrıldım. 
Zulme tepki veremediğim için ayrıldım. 
Açlık orucundan ölenlere, işkence görenlere, hapsedilenlere, işsiz bırakılanlara, aşağılanlara, Meriç’te boğulanlara, ezilen halklara, KHKlılara sahip çıkamadığım için ayrıldım. 
Hırsıza hırsız diyemediğim için, din tüccarlarını engelleyemediğim için, ırkçılara, faşistlere gücüm yetmediği için ayrıldım. 

Huzurum olsa ailemi terk edip belirsizliklere yelken açar mıydım bu yaşımda? 
Ailemi, dostlarımı, Gül teyzemi, bahçeli evimi, kedilerimizi, komşularımı, İzmir’i, Trabzon’u, köyümü, anamın mezarını özlemeyecek miyim?...


Beni buna zorlayanlar utansın. 
Boyunları devrilsin. 
Ömürleri oldukça önlerine baksınlar. 
Ölünce de hesaplaşacağımız anı beklesinler. 
Dünyada ve ahirette zalim olarak anılsınlar. 
Zulme alkış tutan caniler olarak bilinsinler. 

Bana terörist dediniz. 
Ömrümden 14 ayımı aldınız. 
Türk’e ve Müslümana güvenimi yok ettiniz. 
Sizi affetmeyeceğim. 
Sadece öfkemin büyüklüğünden değil,
Dünyada böyle bir zulüm bir daha işlenmesin diye,
Yaptıklarınız unutulmasın diye affetmeyeceğim. 

Sırtını dönen yedi yıllık iş arkadaşım,
Devlete tapan akrabam,
“Ama yol yaptılar” diyen hemşerim,
Pişmanlık duyun, pişmanlığınızı ikrar edin, tevbe edin, temizlenin,
Yine de benden uzak gidin. 
Sizi affetmeyeceğim!

Beni terörist diye ihbar eden Fatih,
Dininden pişman olan Oğuz,
Yol arkadaşım Hamdi,
Kalbime hançer sapladınız. 
Hançerim kalbimde gidiyorum. 

İnsan olduğumu Almanlar hissettirdi 
Bugün beni bir ateist misafir edecek. 
Yarın bir Hıristiyan iş verecek. 
Gurur duyun Müslümanlar!
Gurur duyun Türkler!
Gurur duyun utanmanız kalmadıysa...

Sermayem derdimdir servetim ahım...